Küresel ekonomik ve jeopolitik belirsizliklerin arttığı bir dönemde, yatırımcılar güvenli liman olarak gördükleri altına yönelmeye devam ediyor. Uluslararası piyasalarda ons altın dün 4 bin dolar seviyesini aşarak yeni bir tarih yazdı.
İç piyasada da yükseliş hız kesmedi; gram altın 5 bin 400 lirayı geçti.
2024’te yüzde 27 değer kazanan altın, bu yıl şimdiden yüzde 55 artışla son 46 yılın en yüksek getirisini sağladı. Son üç yıldaki toplam yükseliş ise yüzde 150’yi aştı.
“BU YÜKSELİŞ BİR UYARI”
Goldman Sachs Başkan Yardımcısı Robert Kaplan, altındaki hızlı tırmanışın sağlıklı bir tabloya işaret etmediğini belirtti. Kaplan, “Altının 4 bin dolar bariyerini kırarak yeni rekorlara ulaşması bir uyarı işareti olarak görülmeli” ifadelerini kullandı.
Kaplan’ın bu temkinli yorumuna karşın, bağımsız metal trader’ı Tai Wong ise farklı düşünüyor. Wong, “Bu kadar güçlü bir inanç varken piyasa 5 bin dolara odaklanacak. Fed’in faiz indirimlerine devam etmesi de bu beklentiyi güçlendiriyor” dedi.
DOLARIN PAYI AZALIYOR, ALTINA TALEP ARTIYOR
Altın fiyatlarındaki yükselişte sadece yatırımcı talebi değil, merkez bankalarının stratejileri de etkili oldu. Özellikle Çin başta olmak üzere birçok ülkenin merkez bankası altın alımlarını hızlandırdı.
ABD’nin ulusal borcu son üç ayda 1,7 trilyon dolar artarak 38 trilyon dolara yaklaşırken, yatırımcıların dolardan kaçışı da hız kazandı. Doların küresel döviz rezervlerindeki payı yüzde 56,3’e gerileyerek 1995’ten bu yana en düşük seviyeyi gördü.
Uzmanlara göre dolar, 1973’ten bu yana en zayıf yıllarından birine doğru ilerliyor.
“HER BALON ENİNDE SONUNDA PATLAR”
Saxo Capital Markets Analisti Charu Chanana, altının 4 bin doları aşmasının sadece “korku temelli” bir yükseliş olmadığını belirtti. Chanana, “Bu yükseliş aynı zamanda yatırımcıların yeniden pozisyonlanmasıyla ilgili” yorumunu yaptı.
UBS Analisti Giovanni Staunovo ise yüksek fiyatlara rağmen artan talebin altındaki yükselişi daha da hızlandırdığını ifade etti.
ABD’deki zayıf istihdam verileri ve Fed’in faiz indirim beklentileri, altına olan ilgiyi körüklerken, ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarının yarattığı belirsizlik de bu talebi destekliyor.
BALON TARTIŞMALARI BAŞLADI
İnveo Portföy Fon Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı, altının 4.150–4.250 dolar bandını aşması halinde balon tartışmalarının gündeme geleceğini vurguladı.
Karayazıcı, “Dolar enflasyonundan arındırılmış reel grafiğe bakıldığında 1979 zirvesinin yüzde 16 üzerine çıktı. Yeniden 2015 düzeyine gerilemesini beklemem. Ancak 2012 zirvesine dahi geri çekilse bu altında dolar bazında yüzde 25 kayıp demektir” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, “4.150–4.250 dirençlerini de aşacak olursa balon fiyat mı değil mi tartışmaları olur. Balon fiyatlı varlıklarda iki değişmez kural vardır: İlki, ne zaman sona ereceğini tahmin etmek zordur. İkincisi ise her balon eninde sonunda patlar” diyerek uyarıda bulundu.
YÜKSELİŞ DEVAM EDER Mİ?
Altın fiyatlarında yeni rekorlar görülse de uzmanlar temkinli. Kimine göre bu ralli uzun soluklu bir trendin başlangıcı, kimine göre ise büyük bir düzeltmenin habercisi.
Yatırımcıların önümüzdeki dönemde merkez bankalarının politikalarını ve jeopolitik gelişmeleri dikkatle izlemesi gerektiği öneriliyor.
